Bugün, 19 Nisan 2024 Cuma

TÜRKİYE KAMU-SEN YÜKSEK İSTİŞARE KURULU TOPLANTISI SONUÇ BİLDİRGESİ YAYINLADI

TÜRKİYE KAMU-SEN YÜKSEK İSTİŞARE KURULU TOPLANTISI SONUÇ BİLDİRGESİ YAYINLADI

TÜRKİYE KAMU-SEN YÜKSEK İSTİŞARE KURULU TOPLANTISI SONUÇ BİLDİRGESİ YAYINLADI

TÜRKIYE KAMU-SEN YÜKSEK ISTISARE KURULU TOPLANTISI SONUÇ BILDIRGESI YAYINLADI

Türkiye Kamu-Sen Yüksek Istisare Kurulu, Konfederasyonunaa bagli sendikalarin genel baskanlari, Genel Merkez Yönetim Kurulu üyeleri ve il temsilcilerinin katilimiyla 21 Aralik 2020 Pazartesi günü video konferans yöntemiyle bir toplanti gerçeklesti.

Istisare toplantisinda ülkemiz kamuoyunu yakindan ilgilendiren konular ile kamu görevlileri ve emeklilerinin mali ve özlük haklarina iliskin gelismeler degerlendirilmis önümüzdeki döneme yönelik yeni stratejiler belirtildi

Istisare Kurulu Toplantisi hakkinda Kamuoyunu bilgilen diren Türkiye Kamu Sen Adana Il Temsilcisi Durdu Mehmet GirgeçBu çerçevede Konfederasyonumuzun görüslerini içeren Türkiye Kamu-Sen Yüksek Istisare Kurulu Toplantisi sonuç bildirgesini kamuoyunun ve kamu görevlilerinin bilgilerine sundu.

Baskan Girgeç, Toplantida gerçeklesen konulari söyle siraladi

1. COVID-19 Salgini tüm hiziyla sürerken salgina karsi insanüstü mücadele veren basta saglik çalisanlari olmak üzere kamu çalisanlari maddi ve manevi olarak desteklenmelidir 

Geçtigimiz yilin sonunda Çin’in Wuhan kentinde ortaya çikan ve kisa sürede tüm dünyaya yayilan COVID-19 küresel bir salgin haline gelerek insanlik tarihinin en büyük travmalarindan birisi olmustur. Virüsten etkilenenlerin ve virüs nedeniyle hayatini kaybedenlerin sayisi hizla artmaktadir. Bu çerçevede vatandaslarimizin sagligi ugruna mesai mefhumu gözetmeksizin hayatlarini ortaya koyan basta saglik çalisanlarimiz olmak üzere kamu hizmetlerinin kesintisiz bir biçimde saglanmasi için cansiperane mücadele veren tüm kamu görevlilerine tesekkür ediyor, salginla mücadele esnasinda hayatini kaybeden saglik çalisanlari ve kamu görevlilerine ve tüm vatandaslarimiza Allah’tan rahmet, hastalara acil sifalar diliyoruz.

Bununla birlikte salgin nedeni ile çesitli olumsuzluklara maruz kalan, gelirleri düsen kamu görevlilerinin desteklenmesinin gerekli oldugunun altini önemle çiziyoruz. Her türlü güçlüge gögüs gererek görevlerini sürdüren saglik çalisanlarimiz ve diger kamu görevlilerinden, görevleri nedeni ile virüse maruz kalarak hayatini kaybedenlerin sehit statüsünde degerlendirilmesi; COVID-19’un ise meslek hastaligi olarak tanimlanmasi yolundaki talebimizi israrla yineliyoruz. Bu uygulamanin salgin ile mücadele eden kahraman kamu görevlilerimize minnet borcumuzun bir ifadesi olacagini vurguluyoruz.

 

 

 

2. Ekonomik gerçekler dikkate alindiginda memur maaslarina ilave zam yapilmasi zorunludur

 

Hali hazirda açiklanan resmi enflasyonun yüzde 14’leri astigi 2020 yilinda, memur maaslari yalnizca enflasyon farki dahil yalnizca yüzde 9,8 artmistir. Yasadigimiz pandeminin de etkisi ile gida fiyatlarindaki artis yüzde 21’i bulmus, ailenin zorunlu harcamalari ayni oranda yükselmistir. Buna bagli olarak kamu çalisanlarinin ve emeklilerin alim gücü son bir yilda yüzde 11 düsmüstür. TCMB’nin faizleri  arttirmasi, önümüzdeki dönemde enflasyonun daha da yükseleceginin isaretidir. Kaldi ki bu dönemde memur maaslari altin, gümüs, döviz, gayri menkul gibi tüm yatirim araçlari karsisinda da yüzde 50’ye varan oranlarda deger kaybi yasamistir. Hal böyle iken yetkili oldugu halde etkisini ortaya koyamayan sözde yetkili sendikalar ve konfederasyonun basiretsizligi nedeni ile 2021 yilinda da memur maaslarina yalnizca yüzde 3+3 zam yapilmasi kararlastirilmistir.

 

Bütün gerçekler göz önünde bulunduruldugunda 2021 yili için memur ve emeklilere reva görülen bu zammin hiçbir mesnet ve karsiligi bulunmamaktadir. Gerek ekonomik gerçekler gerekse resmi tahminler  göz önünde bulunduruldugunda 2021 yili için memur ve emeklilere yapilmasi kararlastirilan yüzde 3+3 zammin güncellenmesi ve geçmis dönem kayiplarini da karsilayacak sekilde tatminkar bir maas artisi yapilmasi zorunludur.

 

 

 

3. Her sartta Türk milletinin, Kahraman ordumuzun ve Devletimizin yaninda olmaya devam edecegiz

 

Dünya büyük bir dönüsüm sürecinden geçerken, bu dönüsümün emperyalistlerin cografyamiz üzerinde kurdugu yeni bir paylasim plani çerçevesinde gerçeklesecegini ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliginde, kahraman ecdadimizin  mücadelesi, sayisiz sehidimizin cani, gazilerimizin emekleriyle hür ve bagimsiz olarak yasama hakki elde ettigimiz bu topraklarda, bugün yeni bir saldiri dalgasi ile daha karsi karsiya oldugumuzu görmekteyiz. Gerek Akdeniz’de gerek Libya’da gerekse ülkemizin güneydogusunda yasanan gelismeler, yurdumuzun dört koldan kusatma altina alinmaya çalisildigini ortaya koymaktadir. Bu kusatmayi kirmak ve emperyalist güçlerin planlarini yerle bir etmek adina Türk Silahli Kuvvetlerimizin yurt içinde ve yurt disinda gerçeklestirdigi her türlü operasyonu sonuna kadar destekledigimizi ifade ediyoruz. Türk milletinin güvenliginin dünyanin neresinde olursa olsun Türklerin ve mazlumlarin güvenliginin saglanmasindan geçtiginin bilincindeyiz. Bu çerçevede emperyalist saldirilarin bir uzantisi olarak isgal edilen Azerbaycan’in öz topragi Karabag’in azatliga kavusmasini büyük bir gurur ve mutlulukla karsiladigimizi belirtiyor, bu zaferin basta Dogu Türkistan olmak üzere zulüm altinda inleyen tüm mazlumlar için kurtulus isareti olmasini diliyoruz. Türkiye Kamu-Sen Yüksek Istisare Kurulu olarak, Türk milletinin bu topraklardaki hâkimiyetini ilelebet sürdürecegine olan sarsilmaz inancimizi yineliyor, bundan önce oldugu gibi bundan sonra da kahraman ordumuzun ve devletimizin yaninda olacagimizi bir kere daha ve kararlilikla vurguluyoruz. 

 

 

 

4. Kamudaki her türlü ayrimciliga son verilmesini istiyoruz   

 

Dünyada ve bölgemizde yasanan gelismeler, 15 Temmuz hain darbe girisimi ile birlikte degerlendirildiginde; ülkemizde birlik ve beraberligin korunmasi, toplumsal huzur ve refahin tesis edilmesinin önemini bir kat daha artirmaktadir. Birlik ve beraberligimizin muhafazasi ise ancak toplumun her alaninda adalet, liyakat ve esitlik ilkesinin tavizsiz bir biçimde hayat bulmasiyla mümkündür. COVID-19 salgini esnasinda, ayrim yapmaksizin bütün kamu görevlilerimizin yaptigi fedakârliklar bir kere daha görülmüsken, çalisanlarimizi sendikal aidiyetler üzerinden ayrisma, bölünme ve baski ortamina sürükleyen anlayisi kabul etmiyoruz. Kamudaki her türlü ayrimciligin bir an önce sonlandirilmasini bir kere daha yüksek sesle talep ediyoruz.     

 

 

 

5. Evrensel sendikaciliga uygun, Uluslararasi Sözlesmelerde taninan haklari içeren, adil, demokratik ve çagdas bir sendika ve Toplu Sözlesme Kanunu Istiyoruz

 

Geçtigimiz yil yasanan toplu sözlesme süreci, 4688 sayili Kanunun revize edilerek toplu sözlesme görüsmelerinin katilimci bir yapiya kavusturulmasinin, toplu sözlesme imzalama ya da uzlastirma mekanizmalarina basvuru haklarinin masada bulunan konfederasyonlarin temsilcilerinin çogunluk kararina baglanmasinin, genel toplu sözlesme görüsmeleri ile hizmet kollarina iliskin toplu sözlesme görüsmelerinin ayrilmasinin, Hakem Kurulu’nun yapisinin taraflarin esit temsiline dayali olarak yeniden düzenlenmesinin, kamu görevlilerinin grev ve siyasete katilma haklarinin taninmasinin zorunlu hale geldigini bir kere daha ortaya koymustur. Ülkemiz tarafindan onaylanmis bulunan BM Ekonomik Sosyal ve Kültürel Haklara Iliskin Sözlesmenin 8. maddesi, ILO’nun 87 Sayili Sözlesmesinin kamu çalisanlarina uygulanmasini düzenleyen 151 Sayili Sözlesmesi, 98 sayili ILO  Sözlesmesi, BM Insan Haklari Evrensel Beyannamesi’nin 23. ve Avrupa Insan Haklari Sözlesmesi’nin 11. maddeleri Anayasamizin 90. maddesi hükmü çerçevesinde ele alindiginda kamu çalisanlarinin adil bir temsil ile gerçek anlamda toplu sözlesme ve grev haklarini kullanmalarini ve siyasete katilmalarini saglayacak düzenlemeler bir an önce hayata geçirilmelidir.  Türkiye Kamu-Sen Yüksek Istisare Kurulu, bu konuda derhal çalismalara baslanarak evrensel sendikaciliga uygun, uluslararasi sözlesmelerde taninan haklari içeren, adil, demokratik ve çagdas bir kanun teklifi hazirlanmasi gerektigine inanmaktadir.  

 

 

 

6. Vergi adaletsizliginin çözülmesi, 3600 Ek Gösterge uygulamasinin tüm memurlari kapsayacak sekilde genisletilerek hayata geçirilmesi, bütün ek ödemelerin emekli maasi hesabina esas alinmasi, kamuda liyakatin geçerli olmasi, mülakat uygulamasina son verilmesi, bütün güvencesiz sözlesmeli personelin kadroya geçirilmesi, Yardimci Hizmetler Sinifi personelinin Genel Idare Hizmetleri sinifina geçirilmesi, memurlara ek zam yapilmasi konularindaki taleplerimizde israrciyiz

 

Toplu sözlesme sürecinin kamu görevlileri lehine bir sonuç dogurmadigi ve yetkili konfederasyonun sorunlara çözüm üretme noktasindaki yetersizligi memur ve emeklilerin acil çözüm bekleyen sorunlarinin bir an önce sonuca kavusturulmasini zorunlu hale getirmistir. Türkiye Kamu-Sen Yüksek Istisare Kurulu, asagida siralanmis olan taleplerinde israrci ve sorunlarin çözümü noktasinda inisiyatif almakta kararlidir: 

 

 

 

Vergi adaletsizligi son bulmalidir

 

-              Bugün kamu görevlilerinin en büyük sorunlarinin basinda, ülkedeki vergi sisteminin adaletsizligi gelmektedir. Gelir dagilimindaki adaletsizligin kaynagi da vergi sistemindeki bu adaletsizliktir. Ücretli kesimden alinan gelir vergisi oranlarinin kisa sürede %20 ve %27’lik dilimlere yükselmesi nedeniyle kamu görevlilerinin maaslari yil içinde düsmekte, alinan maas zamlari artan vergi yüküne gitmektedir. Her ne kadar çikarilan kanunla yüksek gelirli kesimin gelir vergisi oranlari artirilmis olsa da gerek vergi istisnalari gerekse sonradan getirilen vergi aflari nedeniyle yüksek gelirli kesimin ödeyecegi vergi miktarinin artmayacagi, vergi yükünü yine çalisan kesimin tasiyacagi asikardir. Bu nedenle Türkiye Kamu-Sen Yüksek Istisare Kurulu, gelir vergisine iliskin mevzuatta çalisanlar lehine bir düzenleme yapilmasini ve kamu görevlilerinin ödedigi gelir vergisi oraninin %15’e sabitlenmesini talep etmektedir.    

 

 

 

3600 Ek Gösterge konusu bütün memurlari kapsayacak sekilde genisletilerek sonuca baglanmalidir

 

-              24 Haziran 2018 tarihinde gerçeklestirilen seçimler öncesinde Sayin Cumhurbaskani ögretmen, polis, hemsire ve imamlarin ek gösterge rakamlarinin 3600’e yükseltilecegini ifade etmistir. Ancak aradan geçen süreye ragmen verilen sözlerin tutulmadigini üzülerek görmekteyiz. Bu çerçevede en dogru yol; Sayin Cumhurbaskani tarafindan verilen söze paralel olarak ögretmen, din görevlisi, hemsire ve polisler yaninda müdürler, müdür yardimcilari, sefler, merkez tasra ayrimina tabi tutulanlarla, kurum içi yükselme sinaviyla gelen uzmanlar, idareci konumundaki kamu görevlileri, denetmenler, avukatlar, ek gösterge uygulamasindan hiç faydalanamayan mübasir, teknisyen yardimcisi, soför gibi Yardimci Hizmetler Sinifina dahil olan personel gibi bütün kamu görevlilerinin ek gösterge rakamlarinin yeniden ve adaletli bir sekilde düzenlenmesi olacaktir. Bu konuda hazirlanmasina katkida bulundugumuz ve uzun süreden beri TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda beklemekte olan kanun teklifinin bir an önce gündeme alinmasini talep etmekteyiz.

 

 

 

Bütün ek ödemeler emeklilige sayilmalidir

 

-              Kamu görevlilerinin çalisirken elde ettigi ücret ile emekli oldugu zaman alacagi maas arasindaki uçurumu kapatmak, özellikle emekli kamu görevlilerini yoksulluk sinirinda yasamaktan kurtarmak amaciyla, memur maasini olusturan bütün kalemler ile ek ödeme, döner sermaye, ek ders, sosyal denge sözlesmesi gibi tüm ödemelerin emekli kesenegine dâhil edilerek, yasanan magduriyetlerin giderilmesi, bu yolla her çalisanin eline geçen ücret ile orantili emekli maasi almasinin saglanmasi gerekmektedir.

 

 

 

Görevde yükselme ve atamalarda tarafsizlik ve liyakat esas alinmalidir

 

-              Kamu görevlilerinin atanmalarinda, görevde yükselmelerinde, tayin ve terfilerinde tarafsizlik ve liyakat ilkelerinden vazgeçilmemesi; idareci kadrolarina hak eden, liyakatli  kamu görevlilerinin getirilmesi; kamu kurum ve kuruluslarinda, çalisma barisinin, birlik, dayanisma ve verimlilik artisinin saglanmasi için en temel gerekliliktir. Kamu görevlileri arasinda kadrolasmanin, adam kayirmanin, haksizligin, hukuksuzlugun son bulmasinin, kamu kurum ve kuruluslarinin idarelerinin tarafsizliginin saglanmasinin adil bir sinav ve atama sistemi ile çagdas bir yönetim anlayisinin olusturulmasindan geçtigi bilinmelidir. Bu kapsamda özellikle yönetici atamalarinda yazili sinava dayali adil, seffaf ve tarafsiz bir sistem olusturulmali, kamuya personel alimlarinda mutlak surette yazili sinava itibar edilmeli, tarafli degerlendirmelere açik sözlü sinav uygulamasindan bir an önce vazgeçilmelidir.

 

 

 

Sözlesmeli personel istihdamina son verilmeli tüm sözlesmeli personel kadroya geçirilmelidir

 

-              Kamuda is güvencesini zayiflatan, her türlü baski ve istismara açik bir yapi arz eden 4/B’li, 4/C’den 4/B’ye geçen sözlesmeli, geçici, vekil, idari hizmet sözlesmeli gibi adlar altinda güvencesiz istihdam modelinin kaldirilarak personelin memur kadrolarina geçirilmesi saglanmali, kamu kuruluslarinda memur isi yapan isçiler de ayni çerçevede kadroya geçirilerek kamu istihdam yapisi güvenceli bir sekilde düzenlenmelidir. Milli Egitim Bakanligi, Saglik Bakanligi ve Diyanet Isleri Baskanligi’nda 2016 yilinda getirilen süreli sözlesmeli personel uygulamasi ile kamuda süresiz sözlesmeli istihdami ve 3+1 yil süreli sözlesmeli istihdami gibi bir ayrimcilik daha ortaya çikmistir. Bu durum Anayasanin kanun önünde esitlik ilkesine de aykiri bir yapi olusturmaktadir. Son dönemde bazi belediyelerde çalisan sözlesmeli personelin isten çikarilmalarinin, Türk Yerel Hizmet-Sen’in hukuk mücadelesi sonucunda yargi karariyla hukuksuzlugu ortaya konmustur.

 

Bununla birlikte pek çok süresiz sözlesmeli personel adalet ve hakkaniyet ilkesine uymayan sözlesmeli personel istihdaminin kaldirilmasi yolunda yargiya basvurmus ve mahkemeler olumlu yönde karar vermistir. Bu çerçevede artik yargi kararlariyla da adaletsiz oldugu tescillenen sözlesmeli personel istihdaminin kaldirilmasi elzemdir. Yasanan gelismeler, kamuda sözlesmeli personel istihdaminin kamu hizmetlerinin devamliligi ve tarafsizligi ilkesine uygun olmadigini bir kere daha gözler önüne sermistir. Yetkililer mahkeme kararlarini da göz önünde bulundurarak bir an önce sözlesmeli personel istihdamina son verecek düzenlemeyi hayata geçirmelidir. Türkiye Kamu-Sen Yüksek Istisare Kurulu, hak ve sorumluluklarda esitlik, aile birliginin saglanmasi ve adaletin bir geregi olarak istisnasiz tüm güvencesiz sözlesmeli personelin kadroya geçirilmesi hususunda kararli ve israrcidir. 

 

 

 

Yardimci Hizmetler Sinifi personelinin beklentileri karsilanmalidir

 

-              Kamuda liyakat ilkesinin bir geregi olarak Yardimci Hizmetler Sinifina dahil personel bir defaya mahsus olmak üzere Genel Idari Hizmetler Sinifina geçirilmeli, bu yolla kamu görevlilerimiz arasinda olusan adaletsizlikler giderilmeli, herkesin egitim seviyesinin gerektirdigi kadro derecesine yükselmesi saglanmalidir.

 

 

 

7. Kamu görevlilerinin acil çözüm bekleyen sorunlarinin hazirlanacak bir “Memur Paketi” Içinde TBMM’de yasalasarak çözüme kavusturulmasini istiyoruz

 

Türkiye Kamu-Sen Yüksek Istisare Kurulu, yukarida siraladigimiz taleplerimizle birlikte kamu görevlilerimizin bayram ikramiyesi, sosyal yardimlarin emeklilikte de ödenmesi, aile bütünlügünün korunmasi, kadin istihdaminin gelistirilmesi, kres ve gündüz bakimevleri açilmasi, zorunlu rotasyon, sicil ve disiplin uygulamalari, görevde yükselme, atama ve yer degistirme gibi personelin ekonomik durumunu, verimliligini ve etkinligini dogrudan etkileyen konulardaki sorunlarin sürüncemede birakilmasinin önüne geçilmesi için bir memur paketi hazirlanmasi konusunda israrcidir. Hazirlanacak memur paketinin TBMM’de kanunlasarak sayilari 20 milyona ulasan vatandasimizin beklentilerinin bir an önce karsilanmasi saglanmalidir.   

 

 

 

8. Gelisen teknolojinin istihdam sekli üzerinde yaratacagi tahribati önlemek ve yeni sendikal perspektifler gelistirmek noktasinda Türkiye Kamu-Sen Yine öncü olacaktir

 

Salginin, ekonomik ve sosyal boyutlardaki etkisiyle hayatimizi kökünden degistirecegi, bundan sonra hiçbir seyin eskisi gibi olmayacagi bütün otoritelerce dile getirilmektedir. Kuskusuz ki bu degisimin en derin yasanacagi alan, çalisma hayati olacaktir. Yillardan beri “Sendika 4.0” projemizle de dile getirdigimiz üzere bazi mesleklerin ortadan kalkmasi, yeni mesleklerin ortaya çikmasi, yüksek oranli issizlik, düsük ücretler, evden egitim, uzaktan çalisma, esnek istihdam, yapay zekali robotlarin is hayatina katilmasi gibi büyük bir dönüsüm süreci bizleri beklemektedir. Dünyanin yeni bir evreye girdigi bu dönemde çalisanlarimizin hak ve menfaatlerinin korunup gelistirilmesi yolundaki sendikal mücadelemiz çok daha büyük bir önem kazanmistir. Bu noktada önümüzdeki dönemde ortaya çikacak yeni istihdam yapisinin avantaj ve dezavantajlarinin tespit edilmesi ve yeni gelismelere uygun bir sendikal anlayis gelistirilmesi yolunda Türkiye Kamu-Sen yine öncülük görevini üstlenmistir.

 

Konfederasyonumuz, önümüzdeki dönemde kamu görevlilerinin haklarinin ve menfaatlerinin korunup gelistirilmesi için her türlü çabayi gösterecek, raporlar, çalismalar, kanun teklifleri ve eylemlerle sendikal taleplerimizi sürekli gündemde tutacak, mücadelemizin sonuca ulasmasi için bütün iletisim ve mücadele kaynaklarini en etkili sekilde kullanacaktir.

 

Türkiye Kamu-Sen Yüksek Istisare Kurulu olarak Türk memur sendikaciliginin öncüsü olarak her türlü çabayi gösterecegimizi, kararli ve cesur sendikacilik çizgisi içinde Türk milletinin degerleriyle ters düsmeyecek sekilde kamu görevlilerinin hak mücadelesini yükseltecegimizi kararlilikla vurgulariz.     

 

     



  • Cuma 24.9 ° / 15.2 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 24.8 ° / 13.8 ° false
  • Pazar 25.4 ° / 14.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı