Sağlık Çalışanları Özlük Hakları İçin İş Bıraktı

Sağlık Çalışanları Özlük Hakları İçin İş Bıraktı

Halkın Sağlık Hakkı ve Özlük Hakları için ülke genelinde bir günlük iş bırakan hekim ve sağlık çalışanları “Oyalama değil, hakkımız olanı istiyoruz” dediler.

Adana Tabip Odasi, SES, Adana Eczaci Odasi, TAHUD, ADANAHED, Dev-Saglik Is, Genel Saglik Sendikasi, Sosyal Hizmet Uzmanlari Dernegi, Adana Dis Hekimleri Odasi katilimiyla bir günlük is birakan hekim ve saglik çalisanlarina CHP Adana Milletvekilleri Ayhan Barut, Orhan Sümer, Dr. Müzeyyen Sevkin ile CHP Il Yönetimi, Adana Baro Baskani Semih Gökayaz, TMMOB’ye bagli oda baskanlari ve üyeleri katilarak destek verdi. Adana Tabip Odasi Genel Sekreteri Dr. Ahmet Suntur ÇÜ Balcali Hastanesi Poliklinikler önünde, TTB 2. Baskani Doç. Dr. Ali Ihsan Ökten ise Adana Sehir Hastanesi Bashekimlik önünde okuduklari ortak basin açiklamasinda is birakma gerekçelerini siraladilar.

SAGLIK SISTEMI ISLEMEZ HALDE

Adana Tabip Odasi Genel Sekreteri Dr. Ahmet Suntur ve TTB 2. Baskani Doç. Dr. Ali Ihsan Ökten’in okudugu ortak metinde “Sagligi alinip satilan bir meta, hastaneleri isletme, hastalari müsteri ve saglik çalisanlarini köle olarak gören anlayisin yürürlüge koydugu saglikta dönüsüm programi ile, saglik emekçilerinin emegi ucuzlatilmis, çalisma kosullari kötülesmis halkin saglik hakki elinden alinmis gelinen asamada saglik sistemi islemez hale gelmistir.” denildi.

YURTTASIN CEBINDEN DAHA FAZLA PARA ÇIKIYOR

“Pandeminin katmerlestirdigi saglik emekçilerinin çalisma kosullarinda artan zorluklar ve ekonomik krizin de derinlestirdigi ekonomik haklari ile ilgili büyük kayiplari yasamaya devam ediyoruz. Siyasal iktidar saglik hizmetlerini üreten hekimleri ve saglik çalisanlarinin haklarini görmezden gelmekte, tercihini sermayeden yana kullanmaktadir. Tüm toplumsal kesimler gibi bizler de artik geçinemiyoruz. Koruyucu saglik hizmetlerinden daha çok tedavi edici saglik hizmetlerinin sunuldugu, saglik hizmet sunumunda sevk zincirinin tamamen ortadan kaldirildigi, kiskirtilmis saglik talebi yaratan bu saglik sistemi toplumun nitelikli saglik hizmeti alma hakkini elinden almaktadir. Sagliga erisim giderek zorlasmakta, katki-katilim paylari ile ekonomik krizin derinlestigi kosullarda yurttasin cebinden giderek daha fazla para çikmaktadir. Bu islemeyen, saglik degil sagliksizlik üreten saglik sisteminin tüm yükünü ise saglik emekçileri çekmekte, emeklerinin karsiligini alamadan her geçen gün umutsuzluga sürüklenmektedirler.”

KISKIRTILMIS SAGLIK TALEBI KARSISINDA TÜKENIYORUZ

“Saglik emekçileri yetersiz istihdamin ve kiskirtilmis saglik talebinin karsisinda tükenmekte, angarya ile daha çok çalismaya zorlanmaktadir. Bu yogun emegin karsiliginda ise insanca yasanabilecek temel ücrete erismek yerine oyalama tasarilar, ek ödeme yalanlari ile geçistirilmektedirler. Performans ile saglik çalisanlari birbirine düsman edilmekte, nitelik degil nicelik önemsenmektedir. Yogun emek gerektiren bu çalisma düzeni ve ekonomik sorunlarin yani sira liyakatsiz atamalar, yönetici mobbingleri, KHK’ler ve sorusturmalar gibi antidemokratik uygulamalar ile saglik hizmeti vermeye çalisan saglik emekçilerinin iyilik hali ortadan kaldirilmaktadir. Saglik emekçileri arasinda ayrimcilik yapilmaktadir. Pandemi sürecinde her türlü çalisma riskini göze alarak, hayvan hastaliklari ile mücadeleden, gida güvenligine kadar her alanda canla basla çalisan Veteriner Hekimler, saglik çalisanlarinin içinde bulundugu güç kosullara fazlasiyla muhatap olup yipratici islerde çalisip, hasta sahibinin siddetine maruz kalip, hastalarini iyilestirirken zoonoz hastaliklara yakalandiklari halde, saglik çalisanlarina yapilan hiçbir iyilestirme uygulamalarindan faydalandirilmamaktadirlar.”

 

TÜM OLUMSUZLUKLAR SAGLIK EMEKÇILERINE YANSITILMAKTADIR

“Saglik sisteminde yasanan tüm olumsuzluklar saglik emekçilerine yansitilmakta, pandemiyle beraber daha da derinlesen yanlis saglik politikalari, ülkeye oldugu gibi sagliga da yansitilan siddet dili her geçen gün daha da can yakmakta, canimizi almaktadir. Hemen her gün saglik emekçileri ölümlere varan saglikta siddet ile karsi karsiya gelmelerine ragmen, güvenli isyerleri ve etkili-caydirici yeni bir saglikta siddeti önleme yasasi ise bakanligin gündeminde dahi degildir. Uzun süredir saglik emek meslek örgütleri olarak saglik alaninda yasanan bu olumsuz tabloya karsi hep beraber daha iyi bir saglik ortami için birlikte mücadele ediyoruz. Sadece son 6 ayda gerçeklestirdigimiz onlarca etkililiklerden bazilarini hatirlatmak isteriz. Bunlar;

2022-2023 yillarini kapsayan ve 2021 Agustos ayinda görüsülmeye baslanan TIS öncesi Haziran ve Temmuz aylarinda ve TIS görüsmelerinin devam ettigi Agustos ayi boyunca defalarca taleplerimizi dile getirdik. Hastane önlerinden, il ve ilçe saglik müdürlükleri önünden ve alanlardan seslendik. TIS görüsmelerinin yetkilendirilmis yandas sendika ve birlikte hareket ettigi sari sendika tarafindan emekçiler için hüsranla sonuçlanan bir anlasma ile bitirilmesi üzerine 2022 Saglik Bakanligi bütçesine yönelik aralik ayina kadar devam eden bir sürü eylem ve etkinlik gerçeklestirdik. Bakanliga, siyasi partilere ve TBMM’ye taleplerimizi ilettik. Çok sayida eylem ve etkinlikle sesimizi duyurmaya çalistik. 30 Haziran 2021 tarihinde ASM’ler için yayimlanan ceza yönetmeligine karsi Ankara’da Izmir’de, Istanbul’da mitingler gerçeklestirdik, defalarca kez is biraktik. Asistan hekimler basta olmak üzere saglik emekçilerinin angarya çalisma kosullarina “Çalisirken ölmek istemiyoruz! Yasamak ve yasatmak istiyoruz!” siari ile eylemler yaptik. Is biraktik.”

“Bugünde sesimize kulak asmayan, taleplerimizi görmezden gelenlere karsi bir kez daha uyari G(Ö)REV’indeyiz.

TALEPLERIMIZI AÇIK:

 

·         Tüm saglik emekçilerine insanca yasamaya olanak veren, emeklilige yansiyan yoksulluk siniri üzerinde temel ücretin verilmesi; egitim durumu, hizmet yili, mesleki risk gibi faktörler ile ücret skalasinin belirlenmesi.

·         Etkili ve caydirici yeni bir saglikta siddeti önleme yasasinin çikarilmasi, güvenli isyerlerinin olusturulmasi.

·         657, 992, 1593, 5199, 5216, 5393, 5996, 6343 Sayili Kanunlara göre saglik alaninda görev yaptiklari halde, saglik çalisani olarak görmezden gelinen veteriner hekimlerin de, tüm saglik çalisanlarina yapilacak yasal düzenleme ve maas iyilestirmelerinden faydalandirilmasi.

·         Sagliktaki personel sayisinin kadrolu güvenceli istihdam ile OECD ortalamasina çikarilmasi.

·         COVID-19 basta olmak üzere meslek kaynakli hastaliklara karsi bütüncül bir meslek hastaliklari yasasi çikarilmasi.

·         Ek göstergelerin 3600’den 7200’e kadar kademeli olarak yükseltilmesi.

·         Koruyucu saglik hizmetlerinin önceledigi birinci basamak saglik hizmetlerinin olusturulmasi, Aile hekimligi ceza yönetmeliginin iptal edilmesi.

·         Asistan hekimler basta olmak üzere uzun süreli ve angarya çalismanin kaldirilmasi.

·         Saglik hizmetlerinde katki katilim payi, reçete ücreti vb adlarla alinan ücretlerin iptal edilmesi.

·         Liyakatsiz atamalar, sorusturmalar, mobbing, güvenlik sorusturmalari, KHK’ler ile dayatilan antidemokratik uygulamalarin derhal bitirilmesi.

·         Özel saglik kuruluslarinda ciro baskisina, taseronlastirmaya, güvencesiz çalismaya son verilmesi.

·         Saglik hizmetlerinin planlanmasindan sunulmasina kadar saglik emekçilerinin örgütleri araciligiyla karar alma mekanizmalarinda yer almasi.

·         Sagliga ve saglik emekçilerine bütçeden daha fazla pay ayrilmasi.

·         Hangi statüde olursa olsun tüm saglik çalisani emeklilerine insanca yasamaya yetecek emekli maasi.

“Bizleri artik saglik hizmeti veremez hale getirilen bu çalisma yasaminin sürdürülemez oldugunu bir kez daha ifade ediyoruz. Oyalama degil, hakkimiz olani istiyoruz. Yasama adanmis bir meslegin mensuplari olarak hakkimizi gasp eden bu bozuk düzene karsi alternatifsiz degiliz. Bize dayatilan bu çalisma kosullari, bu sefalet ücretlerin kader olmadigini biliyoruz. 14 Mart saglik haftasina dogru giderken büyük saglikçi bulusmalari gerçeklestirecegiz. Taleplerimizin karsilanmamasi durumunda daha uzun süreli G(Ö)REV’e hazir bulundugumuzu da buradan kamuoyuna bildirmek istiyoruz.”