Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Sevkin, daha genis potansiyeli olmasina karsin Türkiye’nin 5 milyon tona yakin üretimiyle dünya narenciye üretiminde 9. sirada yer aldigini kaydetti. Son 25 yillik dönemde Türkiye’de narenciye üretiminin 1,5 milyon tondan 5 milyon tona yükseldigini, toplam narenciyenin yaklasik yüzde 72`sinin Çukurova Bölgesi’nde üretildigini dile getiren Dr. Sevkin, Türkiye’de narenciye ürünlerinin çesitlendirilmesi, dünya ülkeleriyle rekabetinin saglanmasi, üretim ve ihracatin artmasi amaciyla Adana ilinde ‘Ulusal Narenciye Enstitüsü’ kurulmasi için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) kanun teklifi sundu.
YÜZDE 75’I ÇUKUROVA BÖLGESINDE ÜRETILIYOR
Narenciyede üretimden pazarlamaya kadar olan tüm asamalarda örgütlenme, egitim ve yayim faaliyetlerine agirlik verilmesi, üreticilerin pazarlama sorunlarinin çözümü için üretici birliklerinin finansman yönünden güçlendirilmesi gerektigini dile getiren Dr. Sevkin, Greyfurtun yüzde 96`sinin, limonun yüzde 86`sinin, portakalin yüzde 62`sinin, mandarinin ise yüzde 75`inin Çukurova bölgesinden saglandigina dikkat çekti. Narenciye üretiminin ancak yüzde 37`sinin ihraç edilebildigini, iç pazarda da yeterli oranda tüketilmedigini vurgulayan Dr. Sevkin, “Bu nedenle kapsamli dis pazar arastirmalari yapilarak bu arastirmalarin sonuçlari tüm sektör paydaslarina ulastirilmalidir” dedi.
Ulusal Narenciye Enstitüsü’nün basta Adana ve Çukurova illerinde narenciye üretiminde sorunlarini belirleyerek çözülmesi, üreticilerin ve üretici birliklerinin görev ve yetkileri ile sorumluluklarini belirleyecegine isaret eden Dr. Sevkin, Tarim ve Orman Bakanligi’nin dogrudan merkeze bagli tasra teskilati olarak Adana ilinde ‘Ulusal Narenciye Enstitüsü’ kurulmasini teklif etti. Dr. Sevkin, enstitünün basta Adana ve Çukurova illerinde olmak üzere Türkiye’deki narenciye (portakal, mandarin, limon, greyfurt, turunç) üretiminin sorunlari üzerine bilimsel çalismalarin yani sira akademik düzeyde arastirma-gelistirme faaliyetleri ile çalismalar yapmak, bu sorunlari asgari düzeye indirmek, üretimi çesitlendirmekle yetkili ve sorumlu olacagini söyledi.
ÜRETICI DESTEKLENMELI, TEKLIFIMIZ KABUL EDILMELIDIR
Dis pazarda rekabet gücünün artirilmasi ve üreticilerin rekabet edebilmesi için maliyetlerin (gübre, mazot gibi üretim girdilerinin yani sira ilaçlama, depolama, ambalajlama, nakliye gibi ögelerin de desteklenerek girdilerdeki KDV oranlari) düsürülmesi geregine isaret eden Dr Sevkin, “Günümüzde Türkiye önemli narenciye ithalatçisi konumunda olan pek çok ülke pazarina ulasamamistir. Tüm bu sorunlarin ortadan kaldirilmasi, sektör potansiyelinin dogru degerlendirilmesi, Adana ilinin yani sira Çukurova illeri ve Akdeniz Bölgesi ile birlikte tüm Türkiye ekonomisine büyük katki sunmasi amaciyla Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sundugumuz‘Ulusal Narenciye Enstitüsü’ kurulmasiyla ilgili kanun teklifimiz komisyonlarda görüsülerek genel kurulda kabul edilmelidir” diye konustu.