Bugün, 2 Aralık 2025 Salı
Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Doğan: "Çiftçimizin ayakta kalması, Türkiye'nin güçlü kalması demektir"
Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, don, kuraklık ve düşük fiyatlar nedeniyle zor durumda kalan çiftçiler için acil destek paketi çağrısı yaparak, “Çiftçimizin ayakta kalması, Türkiye’nin güçlü kalması demektir” dedi.
Tarih: 2.12.2025 12:53
Güncelleme: 2.12.2025 12:56

Üreticilerin karşı karşıya bulunduğu ağır şartların hafifletilmesi amacıyla acilen kapsamlı bir tarımsal destek paketinin açıklanmasını talep eden Adana Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, "Sübvansiyonlu kredi limitlerinin enflasyon oranları doğrultusunda güncellenmesini ve tarım sektörünün ekonomik olarak güçlendirilmesine yönelik düzenlemelerin ivedilikle hayata geçirilmesini talep etmekteyiz. Ülkemizin gıda arz güvenliği, üreticimizin üretim gücü ile doğrudan bağlantılıdır. Çiftçimizin ayakta kalması, Türkiye'nin güçlü kalması demektir" dedi.

Doğan, yaptığı açıklamada, üreticilerin 2025 yılına büyük beklentilerle girdiğini belirterek, "Ne yazık ki çiftçimiz yılın ilk aylarından itibaren meydana gelen olağanüstü iklim olayları nedeniyle ciddi kayıplarla karşı karşıya kalmıştır. Yüreğir Ziraat Odası olarak sahadan edindiğimiz veriler, tarım sektöründe üretici açısından son derece zorlu bir sürecin yaşandığını gözler önüne sermektedir. 22-25 Şubat tarihleri arasında bölgemizde yaşanan şiddetli don olayı, özellikle narenciye, şeftali ve çeşitli tarla ürünlerinde büyük çaplı zarara yol açmış; birçok ürün daha sezon başında kaybedilmiştir" diye konuştu.

Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Doğan:

Doğan, don olayının ardından Mart ayı sonunda başlayan soğan hasadı ve akabinde gerçekleştirilen patates hasadının, üreticilere beklenen ekonomik katkıyı sağlayamadığına dikkat çekerek şunları kaydetti:
"Devam eden süreçte karpuz, kavun, domates ve biber gibi tarla satışıyla pazara sunulan ürünlerde de gelir kayıpları yaşanmış, çiftçilerimiz maliyetlerini karşılayacak düzeyde gelir elde edememiştir. Yaz aylarında bölgemizi etkisi altına alan aşırı sıcaklık, kuraklık ve düzensiz iklim şartları, buğday, ayçiçeği ve soya gibi stratejik ürünlerde verim kayıplarını daha da artırmıştır. Çiftçimiz girdi maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle zaten zorlanırken, düşük verim ve düşük fiyatların birleşmesi sektörde adeta zincirleme bir krize yol açmıştır."

"Üreticiler, düşük kârlılık nedeniyle pamuk ekiminden vazgeçmekte"
Avrupa Birliği ile yapılan Gümrük Birliği kapsamında pamuk ithalatında vergi uygulanmaması, Çukurova'nın 'beyaz altın' olarak bilinen pamuğunun üretimini bölge genelinde durma noktasına getirdiğini ifade eden Doğan, "İthal pamukla rekabet edemeyen yerli üreticiler, artan maliyetler ve düşük kârlılık nedeniyle pamuk ekiminden vazgeçmekte. Bu durum hem bölgenin geleneksel ürün deseninin değişmesine hem de tarımsal ekonomide ciddi kayıplara yol açmaktadır. Narenciyede ise limon, portakal ve greyfurtta soğuk kaynaklı ciddi verim düşüşü yaşanmış ürün az olduğu için fiyatlar yüksek olsa da çiftçi bu durumdan da gelir elde edememiştir. Sadece altı çeşit erkenci meyve grubunda ürün bolluğu yaşanmış ancak bu bolluk da düşük fiyatlar nedeniyle çiftçiye ekonomik kazanç olarak yansımamıştır" şeklinde konuştu


"Çiftçimizin ayakta kalması, Türkiye'nin güçlü kalması demektir"
Tüm bu nedenlerle 2025 yılının, Yüreğir ve bölge çiftçisi için "umut yılı" olmaktan çok uzak bir tablo çizdiğinin altını çizen Doğan, "Üreticilerimiz tarihin en ağır ekonomik daralmalarından biriyle karşı karşıya kalmıştır. Son üç yıldır üreticilerimize tahsis edilen sübvansiyonlu kredi limitlerinin artırılmamış olması, finansmana erişimi zorlaştırmıştır. Özel bankalarda faiz oranlarının yüzde 45-50 seviyelerine ulaşması ise çiftçiyi borçlarını çeviremez duruma getirmiştir. Çok sayıda üreticimiz, mevcut ekonomik baskılar nedeniyle tarlasını, bağını, bahçesini ve makinelerini satışa çıkarmak zorunda kalmıştır. Mevcut şartlar, tarımsal üretimin sürdürülebilirliği açısından ciddi bir risk oluşturmaktadır. Yüreğir Ziraat Odası olarak, üreticilerimizin karşı karşıya bulunduğu bu ağır şartların hafifletilmesi amacıyla Cumhurbaşkanımızdan acilen kapsamlı bir tarımsal destek paketinin açıklanmasını, sübvansiyonlu kredi limitlerinin enflasyon oranları doğrultusunda güncellenmesini ve tarım sektörünün ekonomik olarak güçlendirilmesine yönelik düzenlemelerin ivedilikle hayata geçirilmesini talep etmekteyiz. Ülkemizin gıda arz güvenliği, üreticimizin üretim gücü ile doğrudan bağlantılıdır. Çiftçimizin ayakta kalması, Türkiye'nin güçlü kalması demektir."

 

  • Salı 19.6 ° / 10.4 ° Güneşli
  • Çarşamba 20.2 ° / 10.5 ° Güneşli
  • Perşembe 20.4 ° / 11.6 ° Güneşli